Anasayfa
Hakkımızda
Danışmanlıklarımız
Bireysel Danışmanlıklarımız
Kurumsal Danışmanlıklarımız
Eğitimlerimiz
Bireysel Eğitimlerimiz
Kurumsal Eğitimlerimiz
İletişim
Mail
:
Şifre
:
Giriş Yap
|
Şifremi Unuttum
|
Üye Ol
Bütün insanlar üç sınıfa ayrılmıştır: Hareket ettirilemeyenler, hareket ettirilebilenler ve hareket edenler.
Seçiniz
Merak Ettiklerinizde
Psiko Keyf | Psiko Bilgite
Köşe Yazılarında
Haberlerde
Psiko Faydande
Psikolojik Sorunlarda
Ara
Kadınlar "Duygusal Empati" Erkekler de "Davranışsal Empati" / Psikolojik Sorunlar
Kadınlar "duygusal empati" ile erkekler ise "davranışsal empati" ile hareket ederler.
Duygusal empati başkalarına yöneliktir; kişilerin bakış açılarını ve duygularını anlama kabiliyeti demektir. Davranışsal empati ise kişiye hizmet eder ve başkalarının ne yapacağını önceden tahmin ederek, buna bağlı olarak düşüncelerini anlama kabiliyeti demektir.
Harvard üniversitesinde profesör olan Dr. Ron Levant'in araştırmasına göre erkekler duygusal konulara iki temel tepki geliştiriyorlar. Korku, acı ve utanç gibi hassas duygulara karşı kızgınlık (yani erkekçe bir tepki). Şefkat, samimiyet, sıcaklık, sevecenlik gibi duygulara karşı ise seks.
Erkekler duygularını kontrol etmeyi nasıl öğreniyorlar ?
Çocukluktan itibaren erkek çocuklarına "erkekler ağlamaz, güçlü ol, kendi kendine yetin, çok çalış, başarılı ol, asla vazgeçme, kadın gibi davranma, korkak olma, sulu gözlü olma, erkek ol, duygularını gösterme" gibi yaklaşarak sürekli duygularını bastırmaları beklenir. Öyleki evinde iş yapan erkeklere kılıbık, karısına sevgi gösteren kişilere xxxxx aşık, ağlayan erkeklere kadınlık, eşi ile karar alanlara korkak gibi yakıştırmalarda bulunulur. Bir süre sonra doğal olarak erkekler beklentilere cevap vermeye başlarlar, yoksa erkek toplumundan dışlanmaktan korkarlar.
Erkeklerin ikilemi
Eğer beklentilere göre erkekçe davranırlarsa, duygularını bastırdıkları için sağlık problemleri ile karşılaşırlar, çünkü hissettikleri duygular basitçe yok olmaz. Bir şekilde dışarı atılması yada çözümlenmesi gerekir yoksa vücut içinde kanser, ülser, gastrit yada baş ağrıları gibi pek çok değişik problemlere yol açarlar. Fakat diğer tarafta eğer toplumun beklentilerinden farklı davranırlarsa bu seferde bedelini alay konusu olmak, yargılanmak, gruptan soyutlanmak ve yalnızlık gibi sosyal açıdan öderler.
Haviland ve Malatest, 1981 yılında yaptıkları 12 araştırma sonucunda erkek çocukların 6 yaşına kadar kızlardan daha duygusal olduklarını buldular. Araştırmaya göre erkek bebekler kız bebeklere kıyasla daha ürkek oluyorlar, daha çabuk ağlıyorlar ve daha değişken oluyorlar. Eğer bu araştırmalar doğru ise erkekler duygular konusunda kızlardan farklı olarak doğmuyor demektir. Aksine kültür içinde farklı şekilde davranmayı öğreniyorlar.
Dr. Levant erkeklerin küçük yaştan itibaren duygularını reddetmeyi öğrendikleri için, bu kavramları bilinç düzeyine getirmeyi hiç öğrenmediklerini, hatta bu konuda konuşabilecek kelime hazinelerinin bile gelişmediğini öne sürüyor. Sonuç olarak erkekler duygusal konulara, anlam veremedikleri için tehdit unsuru olarak yaklaşıyor ve tepkilerini kızgınlık, agresiflik, hatta saldırganlık olarak koyuyorlar.
Gerçekte erkeklerin farkedemediği gerçek duyguları ile başetmeyi öğrenebilecekleri. Erkeklerde duygusal zekalarını geliştirebilir ve aynı zamanda tam bir erkek olabilirler, çünkü en az kadınlar kadar duygusal iletişim kurabilme potansiyeli ile doğuyorlar. Diğer yandan günümüzde erkeğin rolü yavaş yavaş değişmeye de başladı: Öyleki ilişkilerinde sadaketli olmaları, duygu ve düşüncelerini paylaşabilmeleri, çocuk bakabilmeleri, kadının ihtiyaçlarını karşılamaları yada ev işlerinde yardımcı olmaları beklenmeye başlandı. Fakat her şeyi değiştirmek gerekmiyor bazı geleneksel erkek özellikleri korunmaya değer, örneğin:
Çok çalışmak ve aile için fedakarlıkta bulunmaya hazır olmak
Başkalarını korumak adına zorluklara dayanmak
Sevgi ve şefkati davranışlar ile göstermek
Dürüstük, namus ve sadakat
Problemleri çözmek için kararlı olmak
Tehlike anında soğukkanlı kalmayı başarabilmek.
Fakat bazı alışkanlıkların ve inançların değişmesi kaçınılmaz örneğin:
Duygusal uyuşukluk. Duygularını keşfetmekten ve bunları ifade etmekten kaçınmak
Başkalarının duygularını hissedememek ve tepki gösterememek.
Tepki olarak kızgınlık, agresiflik ve saldırganlık göstermek.
Eşinden kendini uzaklaştırmak.
İşe gerektiğinden fazla zaman ayırmak.
Sevgiye dayalı cinsel yakınlığı, sıradan seks ile karıştırmak
Okunma Sayısı:
0
/ Yorum Sayısı:
0
Bu yazıya daha önce yorum yapılmamış ?
Yorum
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!
Üye olmak için tıklayınız...
Buluşun Öncüleri
Psiko - Sağlık
İlişki Problemleri
Merak Ettikleriniz
Psiko Kefy
Sosyal Fobi
Kadın - Erkek
Başarı Hikayeleri
Seçkin Öyküler
Kişisel Gelişim
Depresyon
Sağlık Psikolojisi
Psikolojik Sorunlar
Okul Problemleri
Business Psikoloji
Kaliteli Sözler
Bilişsel Terapi
Tebessüm
Psiko - Siyaset
Panik Atak
Diger Fobiler
Psiko - Eğitim
Paradokslar
Gestalt Terapi
Neuro Psikoloji
İlginç Bilgiler
Psiko - Spor
Psiko - Aile
Hiper Aktivite
Hazır Cevaplar
Psiko - Analiz
Davranışsal Terapi
Psiko - Kitaplık
Obsesif - Kompulsif
Psiko - Çocuk
Kilo Sorunlari
Psiko - Kitap
Psikoloji Nedir?
Çocuk Psikolojisi
Dikkat Eksikligi
Psikoloji Tarihi
Kognetif Terapi
Psiko - Dinamik
Psikoterapi Nedir?
Bagimlilik Problemleri
Konusma Bozuklugu
Psikiyatri İlaçları
Sinema Terapisi
Duygusal Zeka
Psiko Biyografi
Ergen Psikolojisi
Kompleksler
Psikoloji Ekolleri
Psikolojinin Alt Dalları
Psikoloji Etiği
IQ
Araştırma Yöntemleri
Savunma Mekanizması
Psiko - Drama
Ruhsal Zeka
Andropoz Psikolojisi
Asabiyet
Beden Dili
Bilinçaltı
Değişim
Diksiyon
Empati
İkna
İletişim
İnsan Tanıma
Karar Vermek
Korku
Menopoz Psikolojisi
Mutluluk
Özgüven
Sabır
Stres
Şiddet
© donusumkonagi.net Psikoloji Portalı
Tüm Hakları Saklıdır - Dönüşüm Konağı Psikoloji Enstitüsü - Kullanım Sözleşmesi