Mum dibine ışık vermez.
Ara

Menopozda Neler Oluyor? / Psikolojik Sorunlar

Menopozda Neler Oluyor?

Ortalama ömrün giderek uzadığı ülkemizde kadınlar tüm ömürlerinin üçte birini
menopozdan sonraki yıllarda geçirirler. Ülkemizde ortalama menopoz yaşı 48?52
arasındadır. Bu ortalama yaş ilginçtir ki uzun asırlardır değişmemiştir. Menopoza giriş yaşı
genellikle kalıtımla belirlenir ve anne kaç yaşında menopoza giriyorsa kızı da yaklaşık
aynı yaşlarda menopoza girer denilebilir.
Yaklaşık 25 yılını menopoz sonrası yıllarda yaşayan kadınların bakım ve tedavisi önemli
bir toplumsal sağlık sorunudur. 40'lı yaşlardan sonra kadının yumurtalıklarındaki kadınlık
hormonu östrojeni salgılayan yumurtaların sayısında bir azalma başlamaktadır. Bu azalma
hızla devam ederek bir süre sonra yumurtaların tamamen bitmesi ve östrojen
hormonunun da çok düşük seviyelere inmesiyle birlikte âdetin kesilmesine yol açar. Son
âdetin adına menopoz diyoruz. Kadınlar menopoz öncesi son yıllarda premenopoz adı
verilen bir dönemden geçerler. Bu dönemde yumurtaların ve östrojenin azalması ile
birlikte adetlerde sıklaşma veya seyrekleşme, adet kanaması miktarında artma veya
azalma gibi düzensizlikler izlenebilir. Zaman zaman adet öncesinde ateş basmaları ve
terler yaşanabilir. Yine bu yıllarda çocuk sahibi olmakta ciddi bir sorun başlar ve kadınlar
bu yıllarını geçirirken doğum kontrol yöntemlerini ihmal edebilirler. Tabii ki bu yıllarda az
da olsa çocuk sahibi olabilme şansı vardır ve yine dikkatli olunmalıdır.
Menopozun başlaması ile birlikte de östrojen eksikliğine bağlı olarak ateş basması,
özellikle geceleri olan terlemeler, uykusuzluk, halsizlik, sinirlilik, depresyon eğilimi,
unutkanlık, dalgınlık gibi şikâyetler başlayabilir. Östrojenin azalması ile birlikte de
kemiklerde zayıflama başlar. Menopozdan sonraki geçen uzun yıllar zarfında kemiklerdeki
erime hızlanır ve önlem alınmadığı takdirde kalça ve bel kemikliği kırıklığı oluşabilir. Yine
menopoz sonrası yıllarda östrojenin azalması ile birlikte kandaki kolesterolde göreceli bir
artış başlar ve yüksek tansiyon, kalp krizi, beyin kanaması gibi damar sertliğine bağlı
şikâyetler oluşabilir. Yani menopoz sonrası yıllarda kadınlarda ciddi sağlık sorunları da
başlayabilir. Bu yıllarda rahim, meme ve kalın bağırsak kanserinde de artışlar
izlenmektedir.
Ateş basması ve ter gibi şikâyetler kadının günlük yaşantısını çekilmez hale getirebilir.
Sağlık açısından çok ciddi sonuçları olmayan bu şikâyetlerin kişileri çok etkilemesinden
dolayı doktora en sık başvuru nedenleri olarak ortaya çıkar.
Östrojenin azalmasıyla başlayan ve devam eden bu şikâyetlerin en etkin tedavisi yine
östrojenin geri verilmesidir. ?Eksik olanı yerine koy? mantığı ile hareket ettiğimizde
şikâyetlerin hızla gerilediği ve kemik erimesinin önlenebildiği gösterilmiştir. Doktorlar
olarak menopoz yıllarındaki kadınlara değişik tedavi yöntemleri uygulayarak hem ateş
basması ve terlemeyi önleyerek günlük yaşamın kolaylaşmasını sağlamak hem de kemik
erimesi ve kalp ve damar hastalıklarını önleyerek kadınların ortalama ömürlerini
uzatılması ve kalan ömürlerinin daha kaliteli bir şekilde yaşanmasının sağlanmasına
çalışmaktayız.

Menopoz sonrası yıllarda rahim kanseri tanısı için pap smear testleri ve ultrasonların
yapılması, meme kanseri için 1?2 yılda bir mamografilerin yapılması ve kalın bağırsak
kanserinden korunmak için de yılda bir dışkıda gizli kan tahlili yaptırıp, 4?5 yılda bir
kolonoskop denilen yöntem ile de kalın bağırsağın izlenmesi gerekmektedir.
Kadınlara verilen östrojen tedavisi çok etkilidir. Ne var ki östrojen tek başına verildiği
zaman rahmi olan kadınlarda rahim kanseri şansını arttırmaktadır ve bu yüzden bu
gruptaki kişilere östrojen ile birlikte rahim kanserini önleyen yumurtlama hormonu diye
adlandırdığımız ve gençlik yıllarında mevcut olan progesteron hormonu ile birlikte
verilmesi gereklidir. Bu hormona ek olarak kalsiyum verilmesi de kemik erimesinde
olumlu katkılar sağlar. Yine menopozdaki hastaların diyetlerine dikkat etmesi, çok fazla
kolesterol yükseltici süt, peynir, kırmızı et gibi gıdalardan kaçınması ve belli bir jimnastik
programı ile de hem kemik sistemini hem vücutlarını dinamik tutmaları uygun olacaktır.
4 ay önce A.B.D.'de yapılan 17000 kadının 7 yıl incelenmesi ile ortaya çıkan sonuçlara
göre ise östrojen-progesteron tedavisi özellikle kullanıldığı ilk 3?4 yılda meme kanseri
riski kısmen arttırmakta, bacakta pıhtılaşma şikâyetleri, akciğerde pıhtılaşma ve pıhtıya
bağlı beyin kanaması gibi şikâyetlerin artmasına yol açtığını göstermiştir. Bu şikâyetteki
hafif artış kalın bağırsak kanserinin azalması ve kemik erimesinin önlenmesi ile kısmen
dengelenmektedir. Yine de bu çalışmaya göre net etki çift hormon alan, rahmi olan
kadınlarda yıllarda hormon tedavisinin bazı sakıncalarının olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bu
yüzden bu kişilere hormon tedavisine başlamadan önce mutlaka hekimlere danışmalı ve
kişiye göre bir tedavi uygulanmalıdır. Günümüzde hormon tedavisine ek olarak bir takım
alternatif tedaviler de mevcuttur. Bazı kişilerde bu tedavilerden de çok yarar
sağlanabilir. Şu an hormon tedavisinde olup 4 yılı geçmiş insanlarda ise bazı şikâyetlere
rastlanılmamaktadır ve bu kişilerin tedaviye devam etmeleri önerilmektedir.
Rahmi olmayıp sadece östrojen alan hanımlarda ise östrojenin faydası olası görünenden
yüksektir ve bu kişiler tedaviye devam etmelidirler.
Menopoz bir hastalık değil fizyolojik bir durumdur. Aynen ergenlik veya doğum gibi
hastalarımız bu yaşlarda kendilerini yaşlanmış ve hasta kabul etmemelidirler. Menopozun
tedbir ve tedavisi mevcuttur ve kadınlarımız bu yıllarını da mutlu ve huzurlu
geçirebilirler. Doğum kontrol ihtiyacının olmaması cinsel açıdan daha rahat bir hale
getirmekte ve ekonomik yönden kısmen özgürlüğe ulaşmış ailelerde bu yaşlarda çok
mutlu yıllar geçirebilmektedir.
Bu yaşlardaki bütün hanımların jinekologlarına başvurarak kanser kontrolünden geçmeleri
ve doktorun önerisine göre de hormon veya diğer tedavileri uygulamaları yerinde
olacaktır. Bu tedaviler hem hayatın süresini uzatır hem de kalitesini arttırırlar.


Prof. Dr. Teksen Çamlıbel

Okunma Sayısı: 0  / Yorum Sayısı: 0
Bu yazıya daha önce yorum yapılmamış ?
Yorum
Üye olmak için tıklayınız...